CHP’nin Kasım 2023’te yaptığı 38. Olağan Kurultayı, en unutulmaz kurultay olarak tarihe geçecek. Tüm çabalar o yönde.
Tartışmasıyla, şaibe iddiasıyla, davasıyla, bir türlü bitmeyen, yoran, sürekli safra üreten bir kurultay…
Onun üzerine kurultay yapıldı da eskisinin ufunetini dağıtamadı.
O kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu, Özgür Özel – Ekrem İmamoğlu ikilisine yenildi. Kurultay bitti ama teranesi tükenmedi.
Şikayetler edildi, soruşturmalar açıldı.
Yeterince karmaşık konuyu takip etmeye meraklılar için önce küçük bir detay: Ortada birbirinin içine geçen, iki farklı hukuki süreç var. Temelde iki ayrı koldan yürüyor.
Birincisi, bir dizi şikayetin birleştirildiği ve 38. Olağan Kurultay’da "para karşılığında oy kullandırıldığı" iddiasıyla yürütülen Ankara merkezli olan.
İkincisi de, 38. Olağan Kurultay’a giderken Ekim 2023'te yapılan CHP İstanbul İl Kongresi’ndeki seçimlere "hile karıştırıldığı" ve “Seçim Kanunu'na muhalefet edildiği" iddiasıyla İstanbul’da yürütülen. Bu ayrıntı burada dursun.
Şikayetler soruşturmaya döndüğü andan itibaren, partiye kayyum atanabileceği iddiası da gündeme getirildi.
Ancak başta Özel yönetimindeki CHP bunları çok önemsemedi. Partinin tartıştırılmaya, karıştırılmaya çalışıldığını savundu.
İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olması beklenen Ekrem İmamoğlu'nun 19 Mart 2025’te yolsuzluk ve terör iddialarıyla gözaltına alınmasından sonra ise hava değişti.
İmamoğlu’nun terör soruşturmasından tutuklanması halinde İBB’ye kayyum atanmasının önü açılabilirdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu hakkında teröre yardım etme suçundan kuvvetli şüphe olduğunu ama mali suçlardan zaten tutuklu olduğu için bu aşamada bir de terörden tutuklanmasına gerek görülmediğini açıkladı.
İşler bu noktaya gelince CHP Genel Başkanı ani bir manevra ile partiyi olağanüstü kurultaya götürme kararı verdi. Gerekçeyi de partiye kayyum atanmasını önlemek olarak açıkladı. Hatta iddia o ki, İmamoğlu kendisi daha yeni tutuklanmışken Özel’in bu hamlesine bozuldu.
Özel’in çevresi ise artık olmaması gereken her şeyin olabildiğini, partiye kayyum atanmasının da mümkün olduğunu savundu. Tartışmalı hale getirilen kurultayın delegeleriyle yapılacak olağanüstü kurultayın, partiye kayyum tehdidini ortadan kaldırması gerekiyordu. Ayrıca bu sadece CHP’nin hukukçularının değil, Siyasi Partiler Kanunu konusunda uzmanlığı olan ve CHP ile ilgisi olmayan başka bazı hukukçuların da görüşüydü. Ayrıca delegenin iradesine karışan bir hile hurda iddiası varsa, o irade sakatlanmış mıydı, sakatlanmamış mıydı, bu sefer görülecekti.
Özgür Özel’in kararıyla CHP 6 Nisan 2025’te olağanüstü kurultayını yaptı. Olağanüstü kurultayın sonucu Özel’in, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasından itibaren sergilediği performansın delege tarafından ödüllendirilmesi oldu.
Semin Gümüşel Güner
