Tarihin akışına çengel atmış isimlerin hikayelerine, onları onlar yapan nitelikleri, geçmişleri, bugünleri ve ilişkileriyle yakından baktığımız Fayn portreleri.
Türkan Şoray sadece bir yıldız değil, kalbimize, en azından benim kalbime kazınmış bir duygu. Filmleri sinemalarda ilk kez gösterilirken ben bir portakalda vitamin bile değildim ama hayatıyla ilgili söyleşi kitabını okurken, onu ve canlandırdığı karakterleri neden bu kadar çok sevdiğimi fark ettim.
Orkun Kökçü’nün hikâyesi, bir çocuğun siyah beyaz düşle dalıp uyuduğu odasından, binlerce kişinin önünde formayı sırtına geçirdiği o ana uzanıyor. Bu yolculuk, hayallerin kurulmakla kalmayıp yaşanmak için var olduğunu hatırlatıyor.
Sadece üç haftada defalarca biyopsi, bir ameliyat, bir yoğun bakım yatışı ve bir anjiyo gören Beylikdüzü’nün seçilmiş belediye başkanı, 11 Temmuz’da elleri kelepçeli şekilde cezaevine götürülüyordu. Herkesin adalet arayışında olduğu bir ülkede Mehmet Murat Çalık, adaletten de önce insanlık arıyor.
O, İtalyan bir hukukçu. BM Özel raportörü. İsrail, soykırım yapıyor demekten geri durmuyor. Güç sahiplerini rahatsız etmekten çekinmiyor. Hal böyle olunca, ABD yaptırımlarına maruz kaldı ama umursamadı. Tarihin doğru tarafında duran Francesca Albanese’nin portresini derledik.
İngiliz istihbarat örgütünün başındaki kişiye neden yalnızca C nedir? Ekim’de ilk kadın C olarak göreve başlayacak Blaise Metrewell kimdir? Köklerindeki Nazi işbirlikçisi kim? Kürekçi ve antrolog Metrewell neden istihbaratçı olmak istedi, çocukları onun izini nasıl sürdü?
Asi, cesur ve hudutsuz. Bazen de filtresiz. Skorer, rekabetçi ve kararlı. Bazen de agresif. Ebrar Karakurt'un öyküsü eleştirilse de geri adım atmayan bu yapısıyla, Nike’ın üç kelime altı harflik, sade olduğu kadar yoğun bakışına uygun: “So Do It”
