Yürüyüş yapmak, toplu taşımada seyahat etmek, günlük işlerinizi halletmek…
Bunların her biri sizin için başlı başına bir eylem mi, yoksa aynı anda başka bir şey daha yapmazsanız kendinizi sıkılmış ya da vaktinizi boşa harcamış gibi mi hissediyorsunuz?
Kulaklıklar artık yalnızca ses ileten bir araç değil, kulağımıza iliştirilmek suretiyle edindiğimiz yeni bir organ gibi. Onsuz hiç olmamışız, doğarken bu donanımla dünyaya gelmişiz gibi…
Aynı anda birden fazla iş yapmak, araba kullanırken geçen sürede podcast dinlemek, yemek hazırlarken bir yandan da sözgelimi şekerin tarihiyle ilgili yeni şeyler öğrenmek kulağa hoş geliyor. Buna popüler tabirle multitasking, yani çoklu görev deniyor.
Peki beynimiz gerçekten de bu çoklu görevlere bu kadar aşina mı? Yoksa artık pek çoğumuz arka sekmesinde onlarca pencere açık kalmış bir şekilde, düşük kapasiteyle mi yaşıyoruz?