Merhaba

Başlığı böyle verince “Fayn bayramlık ağzını açıyor mu yoksa?” diye çekinenler olabilir. Hayır, öyle bir durum yok. Size tatlı tatlı iyi bayramlar dilemeye geldik. Gündemi ve bayrama uygun içeriklerimizden bir kupleyi de aşağıya bırakıyoruz.

“İyimser analizler gerçeği görmemizi engelliyor”

Yeni çözüm sürecinin Türkiye’de yaşanmış muhtelif başka süreçleri hatırlatan bir yanı var. Bir kesim her şeyin çok güzel olacağına, yolun bu şekilde daha demokratik bir Türkiye’ye çıkacağına inanıyor. Bir kesim de tam tersini düşünüyor. Siyaset bilimci Berk Esen ikinci grupta yer alıyor. Ona göre İmralı süreci demokratikleşmeye yönelik bir açılım değil otoriter rejimin kendini tahkim çabası. Sandıkta bile değişime imkan bırakmayacak bir yapı inşa ediliyor. DEM Partili siyasetçiler de bunun pekala farkında ama Suriye'deki Kürtlerin statüsünü bu şekilde güvenceye alabileceklerini düşünüyorlar. Fayn, Esen ile konuştu.

CHP iktidara yürüyor mu? Doç. Dr. Berk Esen yorumluyor...
Siyaset bilimci Berk Esen’e göre İmralı süreci demokratikleşmeye yönelik bir açılım değil otoriter rejimin kendini tahkim çabası. Sandıkta değişime imkan sağlamayacak bir yapı inşa ediliyor. Kürt siyasetçiler bunun farkında ama Suriye’deki Kürtlerin statüsünü güvenceye alabileceklerini düşünüyorlar.

Yaşayan Ölülerin Dönüşü mü?

CHP partiye kayyum atanmasını engellemek için bir kurultay daha yaptı ama iktidarın yargı silahına bu da çare olmadı gibi görünüyor. Milyonlarca seçmenin itirazına, her yerde “Seni istemiyoruz” diye bağırmasına rağmen Kemal Kılıçdaroğlu da partinin başına dönmenin hesaplarını bırakmış değil. Fayn Ankara muhabiri yaşananları ve ihtimalleri derledi.

CHP Kurultayı: Ne oluyor?
CHP’nin genel başkan değişikliğini yaptığı 38. Kurultayı’nın hesap defteri bir türlü kapanmıyor. Partiye kayyum atanması olasılığını bertaraf etmek için yapılan olağanüstü kurultay derde derman olmadı. Partide saflar arası savaş tekrar alevlendi. Fayn Ankara muhabiri derledi.

Bayramda aileyle başa çıkma rehberi

Şimdi iyi bayramlar tabi iyi bayramlar olmasına da… Hepimiz televizyon reklamlarındaki gibi ailelerde yaşamıyoruz. Bazılarımız için bu tip aile toplaşmaları öyle tatlı tatlı gülümsemeler, birbirine sarılmalarla değil cevaplaması sıkıntı veren sorular, siyasi görüş ayrılıklarının gerdiği sofralar, anlaşılamayan akrabalarla dolu olabiliyor. Fayn size bayram hediyesi olarak bayramda akrabalarla başa çıkma rehberi hazırladı.

Bayramda akrabalar ve komşularla mücadele rehberi
Akrabaları ve komşularıyla ilişkisinde hedefi küçük tutanlar, mesafeli ve ılıman bir ortamdan fazlasını ummayanlar için bayramda kullanabilecekleri ufak bir rehber.

Fayn ve ötesi: Mayıs’ta neler yaptık?

Ayda bir posta kutunuza düşecek yeni bir bülten serimiz var. Bu seride abonelik ile desteklediğiniz küçük dev medyamız Fayn’da ay boyunca yaşananları özetleyecek, çeşitli konularda size danışacağız. Ücretli abonelerimize özel bu bültenin ilk sayısını şurada bulabilirsiniz.

Fayn ve ötesi: Mayıs’ta neler yaptık?
Bu seride abonelik ile desteklediğiniz küçük dev medyamız Fayn’da ay boyunca yaşananları özetleyecek, çeşitli konularda size danışacağız.

Bir ekmek, bir süt, bir de Fayn

Bizden konularla devam edelim. Çağ değişiyor, medya değişiyor, habercilik değişiyor ama değişmeyen alışkanlıklar da var. Hafta sonları mütevazı bir kahvaltıya ve salim kafayla okunacak düzgün haberlere duyulan ihtiyaç gibi. İkincisi için canla başla çalışıyoruz. Günde bir dilim ekmek fiyatına, kafanız ve ruhunuzu besleyecek bir haber kaynağını desteklemek için Fayn’a abone olur musunuz? 

Zamane çocukları bize ne etmez?

Çocuklarla bir şekilde teması olmuş herkesin ortak bir deneyimden ötürü diline pelesenk olmuş bir şey var: “Şimdiki çocuklar çok farklı.” Öğretmen, anne baba, hekim, psikolog, terapist…Melisa Kesmez’in buradan hareketle “Zamane çocuklarıyla temas edince sana ne oldu?” sorusunun peşine düştü.

Ali Koç: “Okul iyi alışkanlıklar geliştireceğimiz bir yerdir, başka da bir şey değil” Söyleşi Dizisi #1: “Zamane çocuklarıyla temas edince sana ne oldu?”
Eğitim konusundaki vizyonuyla hepimize ilham veren Ali Koç’la zamane çocuklarını konuştuk.

Boykot kelimesinin yarattığı tetiklenme

Bu yılın kelimesi boykot olabilir. Bir küçücük boykot kelimesinden ne kadar tetiklenildiğini gördünüz. İnsanın yapmayacağı varsa bile yapası gelir. Bu kelime vesilesiyle siz de neyi nereden almak konusunu biraz düşünmek durumunda kalmışsınızdır. Biz kaldık. Bediz Yılmaz, Fayn için tam teşekküllü bir adil gıda rehberi hazırladı. Ne yiyelim, nereden alalım sorularımızın pek çoğunu bir rehberde cevapladı.

Boykot varsa adil gıda tüketin (nasıl ulaşabileceğiniz bu yazıda)
Toplumsal muhalefet tüketimden gelen gücünü kullanmak için boykot çağrısı yaptı. Tüketicilerin üretim sürecinde de söz sahibi olmasına olanak tanıyan, doğaya saygılı adil gıdaya ulaşmak isteyenler için rehberimiz burada.

İki şiş bir yumak bulursak dert mert kalmaz 

Akışta mıyız? Değilsek çaresi kolay: Örgü örmek. Bu minnoş aktivitenin ne yaşı ne yeri ne de cinsiyeti kaldı. Herkesi ortak bir noktada birleştiren bir hobiye dönüştü. Fiziksel ve ruhsal sağlık için de adeta ilaç gibi. Müsabaka öncesi sporcular da örüyor, konser öncesi süper yıldızlar da… Fayn eline şişi aldı. Bir yandan ördü. Bir yandan da sizler için faydalarını sıraladı. Bu atkıyı da size örüyoruz bu arada. 

Örgü örmek yeniden moda mı oluyor?
Örgü örmenin ne yaşı, ne yeri, ne de cinsiyeti kaldı. Herkesi ortak bir noktada birleştiren bu hobi, fiziksel ve ruhsal sağlık için de ilaç gibi. Yaygınlaşan örgü kulüpleri ise insanlara ev, iş ya da okul dışında bir alan açıyor.

Herkes kendi kedisini arıyor
(Aramalı da…)

Başlığı Fransız yönetmen Cedric Klapisch’in 1996 yapımı filminden aldık. Ama konumuz bu tatlı film değil. Ece Göksedef’in aynı tatlılıktaki kedi evlat edinme hikayesi. Ece, hayvanlarla ilgili tartışmalarda sık sık kullanılan “Batı’da bu işler şöyle, Batı’da bu işler böyle” cümlelerinin oldukça ilginç bir boyutunu anlatıyor. Batı’da barınaktan hayvan sahiplenme süreçleri. Gelin bir bakalım Batı’da o işler nasılmış. “Bir kedim bile yok” diyenler siz de bu vesileyle hayatınıza bir hayvan katmayı tekrar düşünmüş olursunuz.

Zordur almak İngiliz’den kedi
İki kardeş kediyi evlat edinmem tam dört ay sürdü. Tahmin edersiniz ki Türkiye’de değil. İngiltere’de barınaktan bir kediyi evlat edinmenin çok ciddi kurallar var. Bunların kontrolleri, evinizin incelenmesi, aile bireyleriyle mülakatlar derken süreç aylar sürebiliyor.

Okumanın yolu kulüpçülükten geçiyor

Fayn bu yıl size güzel öneriler getirdi. İşte onlardan bir tanesi: Kitap kulüpleri. Her yıl “Bu yıl bahane üretmeyi kesmeli ve daha çok okumalıyım” diyorsunuz. Sonra yıl sonunda listeyi önünüze koyuyorsunuz. Olmuyor, olamıyor. Çare kulüpçülük. Detaylar aşağıda.

Yeni dünyanın kültür adacıkları: Kitap kulüpleri
Konforlu köşenizde kitabınızı okuyup kapağını kapattınız, peki ya sonrası? Bu son derece kişisel ve biricik deneyim, kimi zaman da içinizden taşıp başkalarıyla buluşmak istemiyor mu? İşte burada devreye kitap kulüpleri giriyor. Gelin, Türkiye’deki okuma kulüplerinin dünyasını birlikte keşfedelim.

Yollar yürümekle aşınmaz

Bu bayram biraz yürümeye ve şehri yürüyerek tanımaya ne dersiniz? Olur derseniz yanınıza rehber olarak Ertuğ Uçar’ı veriyoruz.

İstanbul’a sahip çık: Yürüyerek başla
İstanbul’u anlamak, sahiplenmek ve korumak için önce yürümek gerekiyor. ‘İstanbulin’ kitabımda rota önerilerinde bulundum. Nerelere bakabilirsiniz? Nelerin izinde hangi yolları arşınlayabilirsiniz?

1863 yılından bu yana “Eğitimde Fırsat Eşitliği” misyonuyla varlığını sürdüren Darüşşafaka Cemiyeti ülkenin en özel kurumlarından. Türkiye’nin dört bir yanından sınavla belirlenmiş binlerce babası ve/veya annesi hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz çocuğumuzu nitelikli eğitimle geleceğe hazırlıyorlar. Dünya dönüyorsa bu kurumların hatrına dönüyor diyor ve size bu bayram Darüşşafaka’ya destek olmayı öneriyoruz.

🦉
Fayn, güç sahiplerini denetlemek, bakış açılarımızı genişletmek, yankı odalarının duvarlarını yıkmak ve 21. yüzyılın enformasyon karmaşasına direnebilmek için var. Fayn'ı abonelikle destekle!
Bağlantı kopyalandı!