Türkiye’nin onun ismini ilk duyduğu günlerin üzerinden neredeyse 30 yıl geçti. 

Bu 30 yılda da ne adı unutuldu ne de kod adı. 

Ölüp ölmediği bilinmediği için birkaç yılda bir, yaşadığı yönünde iddialar ortaya atıldı. 

Ona ait olduğu iddia edilen mezarlar açılıp DNA örnekleri alındı. 

Her malın alıcısı, her kötülüğün de taraftarı varmışçasına bir futbol maçında posteri bile açıldı. 

Son olarak, gazeteci Saygı Öztürk’ün “Telefonla arayan kişi ‘Ben Yeşil’ dedi” başlıklı yazısıyla gündeme geldi. 

Peki, Türkiye tarihinin en karanlık isimlerinden biri olan Yeşil kim? 

Sorunun yanıtı için önce Türkiye’yi derin devlet gerçeğiyle, sonrasında da Yeşil’i gazete manşetleriyle tanıştıran bir trafik kazasına ve o kazanın yaşandığı 3 Kasım 1996 gününe gitmemiz gerekiyor.