Şarkı söyleyen kuşlar, palamutlarıyla oynayan sincaplar, kılık değiştiren kurtlar, birbirleriyle yarışan tilkiler, tavşanlar, kış uykusuna yatan ayılar, güzelliğiyle ünlü ceylanlar, geyikler…

Ormanlarda sadece ağaçların olmadığını öğretir masallar.

Masallarda ormanlar en çok avcılardan çeker. Gerçek de masallardakinden çok farklı değil. Bir de yangın gerçeği var maalesef.

2021 yılındakinin üzerinden dört yıl sonra, 2025 yazında da orman yangınları bitmeyen bir kabusa dönüştü. İklim değişikliğiyle aşırı sıcak havanın ve kuraklığın yaşandığı özellikle Akdeniz iklimi etkisindeki ülkelerde, günlerce söndürülemeyen yıkıcı yangınlar çıktı, çıkmaya da devam ediyor.

Türkiye, bu yıkıcı yangınlarla en çok yüzleşen ülkelerden biri. Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2025 yılının 1 Ocak -17 Ağustos arasındaki döneminde çıkan 5 bin 231 orman yangınında, 64 bin 500 hektar alan büyük zarar gördü.

Yangınlarda yok olan ormanlarımızın yüzölçümüne dair rakam vermek mümkün. Ancak yaban hayvanı kayıplarımız için ortalama bir rakam vermek bile zor. Rakamı on binlerle ifade edenler de var, milyonlarca yaban hayvanımızı bu yılki yangınlarda kaybettiğimizi söyleyenler de

Bir yandan işlevsel tahliye planlarının olmayışı, diğer yandan yangın bölgelerinde yasaklansa da denetimsizlik nedeniyle devam eden av faaliyetleri…

Türkiye’nin dillere destan yaban hayvanı çeşitliliği, orman yangınları ve kontrolsüz avcılıkla hızla yok oluyor.

Orman yangınlarının yok ettiği türler

Yaban hayvanlarının orman yangınlarından etkilenme derecesi, yangının büyüklüğü ve şiddetine, hayvanın uçma yeteneğinin olup olmamasına, hayvanın büyüklüğüne, hareket yeteneğine, toprak altı ve toprak üstü gibi yuva yapma yerlerine ve yangının çıktığı mevsime göre değişiyor.