Merhaba

Fayn Haftalık gündemi derleyip toplamak için burada.

Kendisi elbette her zamanki gibi ağır. 

Hazırsanız başlayalım.

Millî irade de bir yere kadar

Menderes Çınar ile Kasım 2024’te konuştuğumuzda ülkedeki atmosfer bugünkünden çok farklıydı. “Erdoğan bir arayışta. Bu arayışı ancak baskıyı çoğaltarak sürdürebilir” demişti. Dediğinden fazlası çıktı. Çınar’a göre artık çok daha kritik bir eşikteyiz. Şöyle diyor: “Hak ve özgürlüklerin zaten zayıf olduğu Türkiye’de demokrasinin alamet-i farikası seçim sandığı idi. Halk ilk kez 1950’de serbest seçimlerle kimin hükümet olacağını belirlemenin tadını aldıktan sonra, bu yetkisinden hiç vazgeçmedi. Örneğin 12 Eylül darbesini destekledi ama darbe yönetiminin işaret ettiği partiyi değil, kendisini temsil edeceğini düşündüğü partiyi seçti. Şimdi açıkça halka siz istediğinizi seçemezsiniz mesajı veriliyor…”

Prof. Menderes Çınar: Sandık ortadan kaldırılmak isteniyor
Prof. Dr. Menderes Çınar’a göre, muhalefet canlanmış, özgüven kazanmış, umutlanmış durumda ama önünde uzun bir yol var. Erdoğan eli daha da yükseltecek. Davaların, tutuklamaların devamı gelebilir.

Kıbrıs: Akdeniz’in ortasında bir suç adası

Kıbrıs’ta ortalık karışık. Hem de büyük karışık. Ortaya dökülen karanlık işin haddi hesabı yok. Diplomatik gelişmeler, gelişememeler, cinayetler, kasetler, görevden el çektirmeler, iddialar, iddialar, iddialar… Fayn Ankara muhabiri ucu da, eli de, kuyruğu da Türkiye’ye dokunan gelişmeleri derledi.

Kıbrıs konusunda bilmeniz gerekenler: Diplomasi, cinayet ve siyaset
Kıbrıs son günlerde farklı nedenlerle her yerde gündemde. Diplomatik gelişmeler, gelişememeler, cinayetler, kasetler, görevden el çektirmeler, iddialar, iddialar, iddialar… Olayların ardı ardına gelmesi ‘tesadüfün de böylesi’ dedirtiyor. Ama öyle olmaya da bilir. Fayn Ankara muhabiri derledi.

Bakan bir yanda veriler diğer yanda

Ekonomik program çöktü mü? Siz de tahmin edersiniz retorik bir soru soruyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ekonomide yol açtığı tahribatın faturası katlanarak artıyor. Eldeki rakamlar haliyle 2025’in kalanı için de umut vermiyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yıl sonu enflasyonunun yüzde 19-29 bandında kalacağını savunsa da bunu destekleyen herhangi bir veri yok. Fayn çoklu organ yetmezliğine doğru giden ekonomiye yakından baktı ve kaçınılmaz olarak üzüldü.

Ekonomik program çöktü mü?
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ekonomide yol açtığı tahribatın faturası katlanarak artıyor. Veriler 2025’in kalanı için umut vermezken, birçok ekonomist yürütülen ekonomik programın çöktüğüne dikkat çekiyor.

Bir nevi Karatay Diyeti: Sadece A Haber

Selin Öztunçman bir önceki fedakarlığında Fayn için yapay zeka ile date’e çıkmıştı. Baktık dirayetli ve sabırlı bir kişi, algoritma usulü iletişimle başa çıkabiliyor ondan daha zorlu bir ricada bulunduk. O da kabul etti ve bir gün boyunca sadece A Haber izleyip gündemi oradan takip etmeye yönelik izlenimlerini yazdı.

İktidar medyasının bir günü
Haberleri eleştirel medyadan takip edenler ile iktidara yakın medyadan izleyenler iki farklı Türkiye görüyor. Mesela bir gün boyunca A Haber izleseniz nasıl bir Türkiye görürdünüz?

Hayatımızın ortasındaki yeni aktör: Politik şiddet

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının tutuklanmasıyla başlayan süreç, ülkede bir türlü düşmeyen, azalmış gibi göründüğü zamanlarda bile altta fokurdamaya devam eden gerilimi yine tavana fırlattı. Siyasetin dili de, sokağın dili de iyice keskinleşti. Sonunda da CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yapılan yumruklu saldırıyla fiziksel şiddete dönüştü. Tüm bu yaşananları ve gittiğimiz yolu Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Kuşçu ile konuştuk.

Güvensizliğin coğrafyasında korkular konuşurken iyileşmek mümkün mü?
Korku, gündelik dilimize sızdı; güvensizlik ise ruhumuzu örttü. Siyasette iletişim tehdit diliyle şekilleniyor. Peki, bu kırılganlık ve yalnızlık çağında iyileşmenin yolu nereden geçiyor? Prof. Dr. Kemal Kuşçu’ya sorduk.

Kendin pişir kendin ye tipi ihale

Aslında Türkiye’de yolsuzluk enselemek için suç uydurmaya o kadar da gerek yok. Yolsuzluk konusunda bir fırsatlar ülkesiyiz. İşte bir örnek: İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘yolsuzluk’ ve ‘terör’ suçlamasıyla gözaltına alındığı 19 Mart’ta, AKP’li Niğde Belediyesi önemli bir ihale düzenledi. İhaleye aynı kişilere ait iki şirket girdi. İki şirketin de yöneticilerinden biri AKP ilçe başkanının babası, diğeri ise MHP’li belediye meclis üyesinin kardeşiydi. Kendileriyle yarıştıkları bu zorlu mücadelede kendilerini geçerek ihaleyi almayı başardılar. Fayn’ın özel haberi.

Tek rakipleri kendileri: Niğde’de dostlar ihalede görsün
İBB Başkanı İmamoğlu’nun gözaltına alındığı gün, AKP’li Niğde Belediyesi’nin düzenlediği ihaleye aynı kişilere ait iki şirket katıldı. Şirket yöneticileri AKP’li ilçe başkanının babası ve MHP’li meclis üyesinin kardeşiydi. Yarıştıkları tek rakip yine kendileriydi; ihale onlara kaldı.

Tarımın iki yakası birleşmiyor

Kuraklık, don, dolu, fırtına ve su krizi... 2025’in ilk dört ayında tarımı vuran felaketlerin ardı arkası kesilmedi. Bunun maalesef sofralara da bir yansıması olacak. Üretim düşüyor, fiyatlar tırmanıyor. Şimdi soru şu: Biz bu yaz ne yiyeceğiz? Ali Ekber Yıldırım, Fayn için yazdı.

Bu yaz ne yiyeceğiz?
Kuraklık, don, dolu, fırtına ve su krizi... 2025’in ilk dört ayında tarımı vuran felaketler sofralara da yansıyacak. Üretim düşüyor, fiyatlar tırmanıyor. Sadece çiftçi değil, sanayici, ihracatçı ve en çok da tüketici için zor bir yaz kapıda. Bir daha olmaması için ne yapmalı?

Demokrasi, doğurganlık ve dış politika

Batı dünyası analize gelince var ama bir tavır koymaya, bir destek vermeye gelince yok. Nitekim yabancı basında bu hafta da İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından gelen sürece dair analizler ön planda. Suriye üzerinden İsrail-Türkiye ilişkileri de mercek altında. Sitemimizi onlara, derlememizi size gönderiyoruz.

Demokrasi, doğurganlık ve dış politika: Yabancı basın Türkiye’yi nasıl yorumluyor?
Yabancı basında bu hafta da İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından gelen sürece dair analizler ön planda. Suriye üzerinden İsrail-Türkiye ilişkileri de mercek altında.

TikTok’ta bir kimlik savaşı

Geçen haftalarda TikTok’ta yayılan bir video, sosyal medyada kısa sürede dikkat çeken bir tartışma çıkardı“Almancı Kız Dedektörü” başlıklı içerikte, Almanya’da yaşayan Türk kökenli genç kadınların makyaj tarzlarından kolayca ayırt edilebildiği öne sürüldü. Makyaj üzerinden yapılan bu genelleme, kısa sürede çok sayıda tepki ve taklit videoyla yanıt buldu. O kurnadan bu kurnaya da “Türk Kız Dedektörü” diye cevaplar geldi. Biz goygoyunu geçtik, göçle şekillenen farklara ve altta gezinen ayrımcılık havasına baktık.

TikTok’ta bir kimlik savaşı: “Türk kızları vs. Almancı kızlar”
TikTok’ta başlayan videolu atışmalar, Almanya’daki Türk kızlarıyla Türkiye’deki Türk kızları arasında kimlik farklılıkları ve ekonomik karşılaştırmalar etrafında büyüdü.

Kadın futbolu erkek futbolunu yakaladı

Futbol sadece futbol mudur, değil midir ona girmiyoruz. Ama bizde her spor en sonunda fena halde birbirine benziyor onu biliyoruz. Kadın futbolunun tartışmalı ortamı giderek erkek futbolunu aratmamaya başlıyor. Türkiye Kadın Futbol Süper Ligi sona erdi. ABB Fomget şampiyon oldu. Şimdi en yakın rakibi Fenerbahçe’de “Kadın futbol şubesini kapatalım” diyenler bile var. Belediyelerin spordaki yeri, dört büyüklerin branşlardaki varlığı ve kadın futbolunun geleceği üzerine biraz beyin cimnastiği için sözü spor kanadımıza bırakıyoruz.

Kadın Futbol Süper Ligi’nde fırtınalı sezon: Belediyeler, dört büyükler ve gelecek
Türkiye Kadın Futbol Süper Ligi sona erdi. Sezon başında Galatasaray’la Şampiyonlar Ligi heyecanı yaşadık. Son haftalara gelirken Fenerbahçe ve ABB FOMGET puan puanaydı. İpi göğüsleyen Ankara temsilcisi oldu. Vitrin güzel duruyor. Fakat perde arkasında hâlâ tartışmamız gereken meseleler var.

Bu Pazar Anneler Günü. Fayn size annenize vakit ayırmayı, onunla kaliteli zaman geçirmeyi öneriyor. Ayrıca bu vesilesiyle, anneliği romantize etmek yerine onun karmaşık yanlarına bakan, farklı deneyimlere alan açan beş kitap, beş de film öneriyoruz.

Anneliği anlamak: Beş kitap, beş film
Anneler Günü vesilesiyle, anneliği romantize etmek yerine onun karmaşık yanlarına bakan, farklı deneyimlere alan açan beş kitap ve beş film öneriyoruz.

Size bir önerimiz daha var. Size biraz yürümeyi ve şehri yürüyerek tanımayı öneriyoruz. Yanınıza rehber olarak da Ertuğ Uçar’ı veriyoruz.

İstanbul’a sahip çık: Yürüyerek başla
İstanbul’u anlamak, sahiplenmek ve korumak için önce yürümek gerekiyor. ‘İstanbulin’ kitabımda rota önerilerinde bulundum. Nerelere bakabilirsiniz? Nelerin izinde hangi yolları arşınlayabilirsiniz?
🗞️
Fayn, güç sahiplerini denetlemek, bakış açılarımızı genişletmek, yankı odalarının duvarlarını yıkmak ve 21. yüzyılın enformasyon karmaşasına direnebilmek için var. Fayn'ı abonelikle destekle!
Bağlantı kopyalandı!