Münevver Karabulut, Pınar Gültekin ve Mattia Ahmet Minguzzi cinayetleri, Denizbank çalışanı Seçil Erzan ve bazı futbolcuların karıştığı dolandırıcılık davası, Kahramanmaraş merkezli depremlerde 35 kişiye mezar olan Ezgi Apartmanı davası...
Rezan Epözdemir, son yıllarda kamuoyunun yakından takip ettiği pek çok davada, mağdurların avukatlığını üstlendi. Sadece bu davalarla ilgili adliye önünde yaptığı açıklamalarla değil siyasi tartışma programlarıyla da uzun süredir kameralar karşısında görmeye alıştığımız hukukçular arasında yer aldı.
Ve Epözdemir’in ismi, iktidar içindeki kavgayı gün yüzüne çıkaracak bir sürecin öznesi olarak 10 Ağustos Pazar sabahı “son dakika” bantlarında dönmeye başladı. Kamuoyu, İBB soruşturmaları sürecinde hükümete yakın açıklamalar yapan Epözdemir hakkındaki sürece ilk anda pek de anlam veremedi.
Epözdemir’in gözaltı sürecini kim, neden başlattı?
Terörle Mücadele ve Mali Şube Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri, iş yerinde ve evinde yapılan eş zamanlı aramalar sonrası 05.45’te Epözdemir’i gözaltına almış, dijital materyallere el koymuştu.
Son dönemde kritik siyasi soruşturmaların başlatıldığı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından gelen açıklama, Epözdemir’e yönelik iki soruşturmada üç iddiaya işaret ediyordu: