Neden “Şeytan ayrıntıda gizlidir” denir? “Büyük resme” odaklanıp gözümüzü ayrıntılardan kaçırmamamız için bir uyarı mı? 

Yoksa resmin kat kat boyasının altında kaybolmuşları keşfetmemiz için bir tür kışkırtma mı? 

Şahsen bunu kışkırtma kabul ediyorum. “Merak kediyi öldürür” tehdidini de yok sayıyorum… 

Zira beklenmedik bir anda, sinsice akla sızan bir ayrıntının peşine takılıp semt semt, kitap kitap gezmenin iyileştirici gücüne inanıyorum. 

Tuğla konusu bunun mükemmel bir örneği. Kadim metropol İstanbul’da minik bahçemizin toprağını eşelerken damgalı birkaç tuğla ve kiremitle karşılaşmıştık. Bahçıvan refleksiyle onları güllerin dibinde ve tarhlarda yeniden işlevlendirdik elbette. 

Kadıköy’ün ortasında nasıl bostan yaptık?
Biz kent bahçıvanları Çağla ve Çiçek Öztek, Kadıköy’de apartmanların arasına sıkışmış bir toprak parçasında kendi gıdamızı yetiştiriyoruz. Kenti soluk alınabilir bir yere dönüştürmeyi hayal ediyoruz. Öykümüzü Bahçede Hayatlar kitabımızda anlattık.

Üzerinde Arap rakamlarıyla 12 yazan damgalı bir tuğlanın içime merak tohumları attığını neden sonra fark ettim. Evimiz dahil bahçemizi çevreleyen pek çok yığma kagir yapıdan hangisine duvar olmak için, nereden getirilmişti?