Caddebostan’da tam 33 yıldır ayakta duran bir kitabevi var: Gergedan Kitabevi. Sahibesi Rüyam Yılmaz her türlü zorluğa rağmen “mücadele edebilmemizin en büyük kaynağı, tutumlu harcama veya hesapları çok iyi yapabilmemizden ziyade bizden asla vazgeçmeyen okur kitlemizin her zaman yanımızda olması” diyor. Rüyam Hanım’ı tanıyarak söze devam edelim.

“1969 yılında İstanbul'da doğdum. 1991 yılında İ.Ü. İngilizce İşletme Fakültesi'ni bitirdim.  1991-2006 yılları arasında çeşitli finans ve bilgi işlem şirketlerinde İnsan Kaynakları yönetiminde çalıştım. 2008 yılından bu yana yayıncılık sektöründeyim; Gergedan Kitabevi'nin sahibi, mağaza müdürü, etkinlik koordinatörü, kargo elemanı gibi her işini yapan bir kitapçı olarak çalışma hayatımı sürdürmekteyim.”

Bağımsız bir kitabevi açma fikri sanıyorum ancak kitaplarla arası iyi birinin aklına gelir… 

“Annem, babam, dedelerim, teyzelerim, anneannem, halalarım hepsi öğretmendi. Bunca öğretmenin olduğu bir ailede, şiirlerin  aile meclisinde ezberden okunup atışmaların yapıldığı, mektuplaşmanın, kart yazmanın önemli olduğu bir çocukluk geçirdim. Kadıköy Anadolu Lisesi’nde kıymetli öğretmenlerimden, şimdilerde ‘close reading’ diye anılan detaylı kitap incelemeyi öğrendim. Bir kitabı okurken çocukluktan bu yana hamuruma katılan bu inceleme eyleminden geri duramam. Anneannem ve annemle okuduğumuz kitapları konuşmak akşamüstü çay saatlerimizin bir parçasıydı. Şimdi ikisinin de eksikliğini başka birçok konunun yanı sıra bu konuda da o kadar çok hissediyorum ki… Özetle, kitaplar hayatımın hep içinde oldu. Okumak, irdelemek ve yazmak hep çok önemliydi. İyi bir okur olmaya çalışıyorum. Bir kitabı okurken, yazarının neyi neden yazdığını anlamaya çalışmak, üzerine düşünmek ve kendi dünyama o kitaptan bir olgu katmak hep üstüne  uğraştığım şeylerdir.”