Adalet kavramı dendiğinde aklımıza ilk gelen yerler adliye koridorları, gözümüzde canlanan ilk kişiler ise genellikle avukatlar, hakim ya da savcılar oluyor. 

Ama adaleti aramak ve hakkında düşünmek yalnızca yargı alanlarına mahsus değil. Sinema salonları da pek tabii buna bir zemin yaratabilir. Karanlık bir odada bir araya gelen yüzlerce insanın bir aradalığı ile beyaz perdeye yansıyan hikayeler de yeni ufuklar açmada en etkin yollardan biri. 

Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, ilk kez düzenlendiği 2011 yılından beri bunu yapmayı amaçlıyor. Bu yıl 15.si düzenlenecek festival, 27 Kasım – 2 Aralık tarihleri arasında insan hakları ve toplumsal adalet gibi evrensel konulardaki filmleri izleyicisiyle buluşturacak. 

Festivalin fikir sahipleri hukukçu Prof. Dr. Adem Sözüer ile psikiyatrist Prof. Dr. Bengi Semerci. 

“Herkes için adalet” ilkesiyle 40 filmlik bir seçkiden oluşan festivalin bu yılki ana teması ise “yaşam hakkı”.