Önce Good Time’da Robert Pattinson’ı poster çocuğu kılıfından çıkarıp iyi oyuncu ligine soktular, sonra Uncut Gems ile Adam Sandler’ı komedyen klişesinden çıkarıp drama oyuncusu yaptılar ve dar alanda dudak uçuklatan bir gerilime imza attılar. Safdie Kardeşler bu iki çağdaş klasikle sinemaya yeni bir soluk getirdikten sonra ayrıldı. İkisi de hâlâ A24 çatısı altında ama kendi yollarında ilerliyorlar. 

Önce Benny Safdie kendini gösterdi. Hem oyuncu hem yazar olarak şahane mini dizi The Curse’te yer aldı. Daha sonra Oppenheimer gibi filmlerde önemli roller üstlendi. Sonra da bu sonbahar ilk solo filmi The Smashing Machine ile efsanevi bir dövüş sporcusunu anlattı. Fakat Dwayne Johnson ve Emily Blunt’lı bu filmde Safdie Kardeşler’den alışık olduğumuz hınzır zekayı bulamadık. 

Şimdi ağabey Safdie, yani Josh Safdie’nin filmiyle karşı karşıyayız ve baştan söyleyebiliriz ki o alışık olduğumuz Safdie Kardeşler imzası burada daha belirgin. Bunda Safdie’lerin ortak senaristleri Ronald Bronstein’ın da katkısı şüphesiz var. 

“Pinponcu değilim, pinpon oynayan bir kumarbazım”

Kahramanımız yine efsanevi bir sporcu. Spor dalımız ise masa tenisi. Tabii Marty için kahraman demek doğru mu, o tartışılır. Kendine “Ben pinponcu değilim, pinpon oynayan bir kumarbazım” diyen tam bir antikahraman bu. Benny Safdie’nin projedeki çıkış noktası Marty Reisman’ın otobiyografik kitabı olmuş: Para Oyuncusu: Amerika'nın En Büyük Masa Tenisi Şampiyonu ve Dolandırıcısının İtirafları. Kitabın adından bile anlayabileceğiniz üzere adam bir tür “mitoman”. Yeteneğinden daha çok mitleriyle büyüyen bir isim ve bundan rahatsız da değil. 

Tehlikeye bağımlı bir hayat yaşamış Marty. Hırsızlıklar, düzenbazlıklar, ahlaksızlıklar, Hollywood yıldızlarıyla flörtler, mafya babalarıyla takılmalar… Kısacası tam bir arıza. Diğer yandan da elbette çok büyük bir yetenek, sağlıksız bir hayata ve az antrenmana rağmen 40’lı ve 50’li yıllarda defalarca şampiyonluk kazanmış, kendine has tarzıyla örnek alınan, ince vuruşlarıyla “iğne” lakabıyla anılan bir masa tenisi ustası o.