Türkiye, 5 Temmuz sabahına, CHP’li belediyelere yönelik yeni bir operasyon dalgasıyla uyandı.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in Ekim 2024’te gözaltına alınmasıyla başlayan operasyon zincirinin son halkası, “Alfabetik sırayla mı gidiliyor?” sorusunu akıllara getiriyordu.

Adana Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere ve Antalya Belediye Başkanı Muhittin Böcek aynı saatlerde gözaltına alındı. 

Gözaltı haberlerinin dikkat çeken ismi ise Aziz İhsan Aktaş oldu. 

Zira Zeydan Karalar ve Abdurrahman Tutdere’ye yönelik suçlamaların kaynağı Aktaş’ın şirketlerinde çalışan iki ismin ifadeleriydi. 

Bu ifadeler doğrultusunda başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan Zeydan Karalar 8 Temmuz’da tutuklandı, Abdurrahman Tutdere ise ev hapsi cezası verilerek adli kontrolle serbest bırakıldı. 

Ancak CHP’ye yönelik operasyonları yakından takip edenler, Aziz İhsan Aktaş bağlantısıyla hafızalarını tazeledi ve altı ay öncesine döndü. 

6 ay önce…

Kamuoyu Aziz İhsan Aktaş’ın ismini ilk kez 13 Ocak’ta CHP’li Beşiktaş Belediyesine yönelik operasyonla duydu. 

Aktaş, belediye başkanları ile belediyelerin üst düzey yöneticilerine rüşvet vererek ihaleleri organize eden bir suç örgütünün elebaşı olmakla suçlanıyordu. 

Soruşturma kapsamında aralarında Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da olduğu 47 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.

Peki ne olmuştu da suç örgütü elebaşı olmakla suçlanan Aziz İhsan Aktaş, sadece birkaç ay içerisinde şirketinde çalışan iki kişinin ifadesiyle belediye başkanlarına operasyon başlatılacak kadar “itibarlı” konuma gelmişti? 

Aktaş’ın hayatındaki ilk dikkat çekici savrulma bu değildi. Peki Aziz İhsan Aktaş kimdi?

Kantincilikten milyonerliğe

Filmleri aratmayacak hayat hikayesinin Türkiye kamuoyuna mal olan kısmına bakarsak, “ifadeleriyle, CHP’li belediye başkanlarının tutuklanmasına neden olan iş insanı” diye özetlenebilir.

Ancak mesele çok daha derin.

Yıllardır hem AK Partili hem de CHP’li belediyelerle çalışan ve çok farklı sektörlerde faaliyet gösteren Aziz İhsan Aktaş’ın zenginleşmesi, son dönemde hiç de yadırgamadığımız ayrıntılar içeriyor.

15-20 yıl öncesine kadar Diyarbakır’da yaşayan sıradan birinin, kendisine dokunan bir ‘‘el’’ sayesinde kısa sürede milyonluk servetin sahibi olduğu o tanıdık hikaye…

Bacağındaki aksama nedeniyle memleketinde “Topal İhsan” lakabıyla bilinen Aktaş, 2000’lerin başlarında, ailesiyle birlikte Diyarbakır’ın Bağlar ilçesindeki Faik Ali İlkokulu kantinini işletiyordu. Yani zengin bir iş insanı olmadan önce öğrencilere tost satıyordu.

Ta ki 2015 yılına kadar…

Bu tarihten itibaren “görünmeyen el”in dokunuşuyla bir şirket kuran Aktaş, birbiri ardına ihaleler almaya başladı. 

Meclis ve Emniyet Genel Müdürlüğü ihaleleri, servete uzanan yolculuğun ilk duraklarıydı.