Transfer sezonları sporda, özellikle de futbolda, sahadaki rekabet kadar, belki de ondan bile daha fazla ilgi çeker.
Büyük oranda futbolcu menajerlerinin posta güvercinliğini yapan “duyumcu gazeteci” kuşağının sosyal medyada milyonlarca takipçi biriktirmesi boşa değil.
Bu ilgiden de beslenerek şişen yeşil saha ekonomisinde transferlere ödenen rakamlar her geçen gün büyüyor. Hem de dünyanın pek çok ülkesinde…
İngiltere’de transfere harcanan para 3 milyar euro'yu geçti
Premier Lig'de bu yaz sırf transfere harcanan bonservis bedelleri bile bu ligin ekonomisini GSYİH bazında 194 ülke içinde 168. sıraya koyuyor.
Öyle ki son şampiyon Liverpool tek başına toplam 482 milyon euro harcadı. Newcastle United’dan kadroya eklenen Alexander Isak için 145 milyon euro ödeyerek lig rekorunu kırdılar. Yerel ve uluslararası ölçekte sırf yayın gelirlerinden 102 milyon euro kazanan Kırmızılar için bile bu durum biraz sıradışı görünüyor.
Öte yandan 219 milyon euro bedelinde futbolcu satışı gerçekleştirerek dengeyi bulmaya çalışıyorlar. Avrupa kupalarına katılım, tribün gelirleri, forma ve ürün satışları da cabası. ABD'li iş insanları tarafından yönetilen kulübün ekonomisi kupa ve madalya dolabıyla paralel büyüyor ve yaptıkları harcamaların karşılığını kısmen alabiliyorlar.
Galatasaray 148 milyon Euro'yu gözden çıkardı!
Dünyanın en büyük ligini birçok alanda örnek almayı, kendimizi onlarla mukayese etmeyi sevdiğimiz için önce yüzümüzü Batı'ya çevirdik. Şimdi Türkiye'deki duruma bakalım.
